Aggks

20 Şubat 2013 Çarşamba

Yorgun Bir Kalp

Bu gece ne kadar sessiz değil mi?Sensiz geçirdiğim her gece gibi.

Umudunu tamamen kaybetmek nasıl bir şey böyle?
Artık duygularını bile paylaşamamak gecenin parıldayan o yıldızına.
Sessizce pencerenden dışarı bakmak.
Belki gelir diyememek o yorulmuş maskenin altına gizlenerek.
Susmak.
Islanarak yağmurun altında yürümek.
Nasıl bir şey böyle?
Gururunu daha fazla zedelememek. Artık onu hissedememek.
Bir anda içine kötü bir his doğduğunda "İyi misin?" diyememek.




Her şeyin bittiği bir an varmış. Gelmeyecek artık bekleme dediği bir an varmış insanın. -"Bekleme!" ne kadar acı bir kelime- İnsan nasıl vazgeçer beklemekten, hala severken?
Öyle işte. Vazgeçiyorsun.
Önce gözlerinden vazgeçiyorsun. Sonra gülümsemesinden.
Bir bakmışsın yavaş yavaş her şeyden vazgeçiyorsun.
Onu geri kazanmak için gökyüzüne bağırdığın anları bırakıp sessizce vazgeçiyorsun.
Bizim şarkımız dediğin o şarkıdan vazgeçiyorsun.
En önemlisi artık yazmaktan vazgeçiyorsun.
Kocaman kahkaha atıyorsun. Bir deniz kıyısına gidiyorsun. Yine hatırlıyorsun. Susuyorsun. Aslında sen artık hep susuyorsun. Bir kez daha vazgeçiyorsun. Her vazgeçişinde bir nefes daha çekiyorsun. Kocaman bir kahkaha daha atıyorsun. Bıraktığı hatıralara bakıyorsun mesela. Özlüyorsun her hatırada gözlerini. Söylemiyorsun artık ona özlemini. Susuyorsun.
Sen her sustuğunda şehir daha çok bağırıyor.
Sen her vazgeçtiğinde gökyüzü daha çok sövüyor.
Sen her umudunu kaybettiğinde o yıldız daha çok kayboluyor.
Sen her özlediğinde yollar daha çok uzaklaşıyor.
Biliyorum bir şarkı söylerim. Gülümserim. Senden de vazgeçerim.

Ama unutmak? Kolay mı? Hiç bir şey yaşanmamış gibi kaybolmak?
Öyle işte.
Vazgeçiyorsun ama unutamıyorsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar.